Türk Büyükelçiliği’nin elçilik girişi alan içindeki çınar ağacının yanı başındandır. Zira çınar Türk tarihinde bilgeliğin, ululuğun ve kalıcılığın simgesidir. Giriş boyunca uzanan su ayna misali çeşitli yansıma efektleri oluşturur. Hem yapı suya yansır, hem suyun hareketi yapıya. Çınarın gölgesinde, yansımalarla girilen Büyükelçilik Binası’nda yatayda giriş holü, düşeyde tüm katlar boyunca uzanan bir boşlukla karşılaşılır ilkin. Bu, kabuktaki hareket ve boşlukların iç mekândaki karşılığıdır bir nevi ve Tiergarten’in doğal klima tik etkisi ve peyzaj yapı içinde açık ve kapalı alanlarda, boşluk ve avlularda devam eder. Elçilik girişi aksındaki derin yarık ve konsolosluk girişi üstündeki boşluk iç mekânın tüm kat(man)larının görsel olarak algılanabildiği ve düşey sirkülâsyonun içine asılı olduğu galerilerdir. —3.90 kotundaki konferans salonu ve yine aynı kotta yaralan sergi alanının dış mekândaki uzantısı olan açık sergi alanları bu görsel etkileşime dâhildir. Eski binaya ait duvar kalıntıları tarihsel izler olarak zeminin çökertilmesiyle ortaya çıkartılmış ve alan içerisinde -3.90 kotunda açık sergi alanı olarak düzenlenerek projenin bir parçası olmuştur.